Sayfalar

21 Haziran 2014 Cumartesi

Yine Yeniden Bodrum


İşte geldik, buradayız.
Biz yine Bodrum'dayız.
Uzun yıllardır, yazları - öncelikle benim el sanatları işimden dolayı - tüm pılımızı pırtımızı toparlayıp Bodrum'a taşınıyorduk. Ben o işi bitirdikten sonra da düzen devam etti, çünkü zaten evden çalıştığımız için yazları İstanbul'da kalmamızın anlamı yoktu.
Bir tek geçen sene, kocam yaz boyunca ofiste çalıştığı için şehirde kalmak zorunda kaldık.
Ama bu sene yine eski düzenimizdeyiz ve hal böyle olunca, birkaç haftalık bir hazırlık süreci sonunda dün nihayet yazı geçirmek üzere Bodrum'a attık kendimizi.
Bazılarınızın "Oh ohh ne şanslısınız", "Bak sen şunlardaki keyfe!" dediğinizi duyar gibi oluyorum. :) Çünkü arkadaşlarım hep bunu diyorlar.
Ama sonra ben dört ay kaldığım Bodrum'dan neredeyse beyaza yakın dönünce "Aaa sen o kadar kaldın niye hiç yanmadııın?" diye şaşırıyorlar.
Çünkü sevgili arkadaşlarım, ben buraya dört ay tatil yapmaya gelmiyorum. Siz nasıl orada, çalışıyorsanız, biz de burada çalışıyoruz. Sadece ev değiştirerek, buradaki evimize yerleşiyoruz. Yine yoğunuz, yine tempoluyuz, yine aynıyız yani.
7/24 yayılıp, tatil modunda dinlenmek diye bir şey yok, nasıl olsun zaten bu yaşta, emekliler gibi.:)
Kocamın bütün bilgisayar ve ekipmanları hassas oldukları için arabaya yüklendi, benim malzemelerim ise koliye doldurulup ambara verildi. Yani iş-güç burada da devam.

Ama evet burada olmak güzel. Hem de çok güzel, bunu inkar etmem, nankörlük de yapmam asla. Aşkım Ege'nin havası, suyu, kokusu bambaşka çünkü. Denize yakın olmak, gündüz çalışıp, akşamında suya dalabilmek, İstanbul'un yapış yapış sıcağından kurtulmak, sevgili Bodrum'un güzelliklerine yakın olmak, tatil yapan binlerce insanın içinde tatil havasını solumak, taze sebze-meyvelere doymak, canın istediği anda kendini turist moduna sokabilmek, her şeyin ötesinde, yazlıkçı ruhunu yaşayabilmek çok güzel. 
Ve ayrıca, ben buralara aşığım. Ben buraları koklayınca kendimi buluyorum, dinginleşiyorum. En büyük şansın da bu olduğunu düşünüyorum. 
Yani aslında yazın biz burada iş ve keyfin harmanını yaşıyoruz ve ben bu harmanın "keyif" kısmından kesitler sunacağım size fırsat buldukça.
Bazen cumartesi yazısı olarak, bazen de tamamen bağımsız paylaşımlar olarak.
Yani Bodrum sürecimizden, kısa kısa bile olsa bolca yazı çıkartmayı planlıyorum kısmetse.

Ama şimdilik kaçıyorum. Mayıs ayında yarım bıraktığımız tadilatımızın ıvır zıvırına koşturuyoruz çünkü. Hatta şu anda yapı marketten yazıyorum, kocam malzeme peşinde koşarken, ben bulduğum bir sandalyeye çöktüm ve bu yazıyı döşeniyorum. :))
Bir hafta boyunca annemde kalacağız, iki köpeğimiz ve olanca karambolümüzle çekirge sürüsü gibi çöreklendik kadıncağızın başına.:)) 
Daha bavulları bile açmadık, çok iş var çok.
Ve hala lafı uzatıyor da uzatıyorum.
Aileden gelen gevezelik geni, ne yaparsın!

Herkese harika bir haftasonu diliyorum.
Bu pazartesi belki Tatlı Pazartesi olmayabilir, şimdiden söyleyeyim.
Olursa süpriz olsun.
En kısa zamanda görüşmek üzere!










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...